Tabii ki Ahmet Hakan’a hiç tavsiye etmem.
Tabii ki Ahmet Hakan’ın işine karışamam, karışmam.
Ama sav ediyorum o sabah Hürriyet’e o manşeti atsaydı şayet;
Hem çok konuşulurdu…
Hem de Cumhurbaşkanı Erdoğan ismine, eski Hürriyet’in bir manşetinin rövanşını almış olurdu…
İmamoğlu’na o haksız 2 yıl mahpus verilirse atılacak manşet budur
Hangi sabah mı?
Eğer İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na o eften püften, uyduruk iddianame ile 2 yıl mahpus cezası verilirse…
Birilerinin o sabah şu manşeti atması çok manalı olur…
“Muhtar bile olamaz…”
Bir: O manşet gerçeği söylemiş olur…
Çünkü İstanbul’da Erdoğan’ı ve AKP’yi üç farklı seçimde yenmiş olan İmamoğlu, seçilme hakkını kaybeder.
Yani artık muhtar bile seçilemez…
Eminim o denli bir karar çıktığı taktirde bu ülkede biraz vicdani zekâsı olan zeki bir gazetecinin atacağı manşet bu olmalıdır.
Çünkü bu türlü hukuka, Vicdana, akla sığmayacak bir kararı alan yargıya ve o kararı aldıran siyasi güce yaptığı işin akılsızlığını anlatacak en mizahi manşet bu olurdu.
Hürriyet gazetesi, 22 Nisan 1998 tarihli manşeti
28 Şubat’ın Erdoğan’a yaptığını 28 Mayıs İmamoğlu’na mı yapacak?
Çünkü 28 Şubat’ın yargısı Erdoğan’a karşı bu vicdansızlığı, akılsızlığı ve adaletsizliği yaptı.
Okuduğu bir şiir için ona verilen mahpus cezası nedeniyle İstanbul Belediye Başkanlığı alındı, 3.5 ay mahpusta yattı ve bütün seçilme haklarını kaybetti.
O gün Hürriyet’te birinci sayfadan tek sütunluk bir haber olarak “Muhtar bile olamaz” başlığı attık.
Aradan 25 yıl geçti hâlâ konuşuluyor.
Eğer o ceza katılaşırsa, 28 Şubat rejiminin Erdoğan’a yaptığının birebirini, 28 Mayıs 2023’te seçilen Erdoğan Rejimi de İmamoğlu’na yapmış olacak.
Söyleyin buna ne manşet atılır…
Hukuken hakikat bir manşetti ancak siyaseten
Hukuken hakikat bir manşetti.
Dönemin Yargıtay Başkanı söylemişti bize bunu…
Nitekim Erdoğan, 2002 seçiminde partisinin genel başkanı olduğu halde milletvekili seçimine girip TBMM’ye seçilemedi ve başbakan olamadı.
Evet o gün attığımız manşet hukuken doğruydu…
Ama Cumhurbaşkanı Erdoğan da siyasi olarak bizi eleştirme hakkına sahipti.
Bol bol da eleştirdi.
Galiba artık sıra İmamoğlu’na geliyor…
Ahmet zeki beşersin fakat sakın zekânı kullanma
Amaaa…
Ahmet Hakan’a bana uyup mizahi zekâsını göstermesini hiç tavsiye etmem.
Çünkü, halkın gözünde büyüyen bir siyasetçiyi, bu türlü türel zorlamalarla geciktirmek mümkün fakat gideceği yere gitmesine pürüz olmak mümkün değil.
Böyle bir kararın çıkması halinde kimsenin kuşkusu olmasın ki, o günlerde ırmak kenarında oturan Erdoğan’ın önünden ne geçtiyse, İmamoğlu’nun önünden de o geçecektir.
Hürriyet gazetesi, 24 Eylül 1998 tarihli manşeti
Çok ceremesini çektim o manşetin
Ben o tek sütunluk başlığı attığımda Ahmet Hakan’ın bugünkü yaşlarındaydım.
Çok ceremesini çektim o başlığın…
Yani İmamoğlu bir gün Cumhurbaşkanı olduğunda, onun önüne de konur atacağı bu başlık.
“Bu eski Türkiye medyası benim için ‘muhtar bile olamaz’ dedi” diye durmadan başına çalarlar.
O periyotta Erdoğan’a verilen cezayı haksız görmüştüm lakin haberi verdim.
Kendi hisseme bugün de mahkeme İmamoğlu için motamot o denli haksız bir karar verirse, sonraki sabah yazacağım yazıya yeniden tıpkı başlığı koyacağım.
Bence hiç risk almadan yalnızca şu denilebilir
Ama Ahmet Hakan’a o başlığı atmasını tavsiye etmem.
Belki İmamoğlu için “İki başkanlık da gitti” diyebilir…
Yani hem İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı hem de bir Cumhurbaşkanlığı ihtimali…
O bile riskli…
Çünkü bu akla havsalaya, vicdana, adalete sığmayacak karar, o iki başkanlıktan daha büyüğünü, yani Cumhurbaşkanlığını er yahut geç getirecektir.
TGRT Haber
Değmez Ahmet risk almaya, hiç değmez
Değmez Sevgili Ahmet…
Hiç risk almaya değmez.
Sadece “İmamoğlu’na 2 yıl hapis” de, geç git…
Bırak “Muhtar bile olamaz” başlığını tekrar ben koyayım kendi yazıma…
Çünkü Türk siyaseti denilen bu ırmağın başında oturanların neler neler gördüğünü 77 yıllık hayatımda çok gördüm…
Erdoğan’ınkini gördüm…
İmamoğlu’nunkini de daha şimdiden görüyorum…
Bu ülkede adaletsiz ve vicdansız yollarla, kumpaslarla muhtar bile seçilmesi engellenmek istenen siyasetçiler Cumhurbaşkanı oluyor…
O yüzden o sabah büyük bir keyif ve umutla o başlığı atacağım:
“İmamoğlu artık muhtar bile olamaz…”
“Yunanistan’da Müslüman, Türkiye’de gavur tohumu”; Kayıp bir kuşun öyküsü ‘Mübadele’ |